ALKOL VE ARAÇ KULLANIMI
Alkollü araç kullanmak maalesef çağımızın en
büyük sorunlarından birisi haline gelmiştir. Bilimsel araştırmalar alkolün hiç
bir seviyesinin sürücülük için güvenli olmadığını belirtmektedir. “Alkol ve
Trafik Kazaları Dünya Sağlık Örgütü (WHO)”un verilerine göre gerçekleşen ölümlü
trafik kazalarının büyük bir bölümü alkollü araç kullanmaktan gerçekleştiğini
vurgulamaktadır. Ülkemizde de 1 Ocak 1997'den itibaren uygulanmaya başlanan
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'na eklenen maddeler ile alkollü araç kullanmanın
cezası artırılmış, hapis, ehliyete el koyma gibi zorunluluklar getirilmiştir.
Ölümle sonuçlansın ya da sonuçlanması, trafik kazalarının önemli bir kısmından
alkollü araba kullanan sürücüler de sorumludurlar. Bütün ülkeler yasal alkol
limitini belirlemektedir. Konuyu tıbbi, psikolojik ve sosyal yönüyle
değerlendirerek bir karara varmakta, belli bir sorun kabul ederek bu limitleri
belirlemektedir. Birçok içkide bulunan alkol oranı (içkinin alkol derecesi) çok
farklıdır. Bu nedenle ne kadar alkol alındığının belirlenmesi çok güç
olabilmektedir. Ayrıca alkolün vücutta yakılması zaman isteyen bir iştir. Bu da
kişinin vücut ağırlığı, karaciğerinin büyüklüğü, genel sağlık durumu başta
olmak üzere pek çok faktöre göre farklılık göstermektedir. Pek çok kişi alkol
aldıktan sonra kahve içerek, egzersiz yaparak ya da biraz kestirerek alkolün
vücuttan atılmasını hızlandırabileceğini düşünür. Oysa bunların alkolün
yakılması üzerinde hiçbir etkisi yoktur. Bu nedenle birçok kişi aldığı alkol
miktarı konusunda hataya düşmektedir.
Ülkemizde uygulanan kurallara göre ticari araç
sürücüleri ve kamu hizmetinde çalışan sürücülerin alkollü olarak trafiğe
çıkmaları yasaktır. Alkol alındıktan sonra muhakeme yeteneği, algılayış giderek
bozulurken bunun sonucunda sürücülük becerileri azalmakta, buna karşılık yine
bozulan muhakeme yeteneği ve azalan duygusal kontrol nedeniyle kendine güvende
yersiz bir artış meydana gelmektedir. Alkollün fazlası ise bireye aşırı güven
verdiğinden, aşırı alkol alan kişiler, kusursuz oldukları düşüncesiyle hata
yapmaktadırlar.
Sürücülerin trafiğe çıkabilmeleri için yasal
sınır olarak bir litre kanda yarım gram alkole eşit olan, 0.50 promil limit
olarak esas alınmaktadır. Promil hesabı yapılırken alkolün ağırlığı, kanın ise
hacmi dikkate alınarak bir orantı kurulmaktadır. Örneğin 0.50 promil 100
mililitre kanda 50 miligram alkol bulunduğunu gösterir ve bu durumdan yola
çıkılarak 50:100=0.50 promil kabul edilir. Bu denetimin hangi hallerde, nasıl
yapılacağı ve neye göre karar verileceği yasa ve yönetmeliklerle
belirlenmiştir. Buna göre sürücünün alkollü olabileceğinden şüphe duyulduğunda
ya da rutin alkol kontrolleri sırasında alkol metreyle ölçüm yapılabileceği
gibi, alkol metrenin bulunmadığı hallerde görevliler tarafından sürücünün
durumuyla ilgili gözlemlerin kaydedilmesiyle bir alkol test raporu da
düzenlenebilir. Ölçüm ya da gözlem sonucunda sürücünün, 0.50 promil düzeyinin
üzerinde alkollü olduğu ve araç kullanamayacak durumda olduğu belirlenirse
gerekli cezai işlemler yapılır. Sürücü, denetim sırasında alkol metre ile
yapılan test sonucunda alkollü çıkarsa; 2918 Sayılı Karayolları Trafik
Kanunu'nun 48/5 maddesi gereğince para cezası ile cezalandırılır, sürücü
belgesine 6 ay süreyle trafik polisi tarafından el konulur ve ayrıca aracı
trafikten uzaklaştırılır.
Aynı sürücü aynı suçu ikinci kere işlerse;
kanunun ilgili maddesi gereğince para cezası ile cezalandırılır. Sürücü
belgesine 2 yıl süreyle trafik polisi tarafından el konulur ve ayrıca aracı
trafikten uzaklaştırılır. Aynı sürücü üçüncü kez alkollü olarak araç
kullanırken yakalanırsa, kanunun ilgili maddesinde belirtildiği şekilde para
cezası ile cezalandırılır ve bununda aracı trafikten uzaklaştırılır. Bu sefer sürücünün belgesine 5 yıl süreyle
trafik polisi tarafından el konulur. Ayrıca 6 aydan az olmamak üzere hafif
hapis cezası uygulanılır. Beşinci yılın sonunda, sürücü belgesi sahipleri
psiko-teknik değerlendirme ve psikiyatri muayenesi sonrasında durumu uygun
bulunursa belgelerini geri alabilir.
2019
alkol kullanma ceza ücretleri; Emniyet güçlerinin
yaptıkları tespit neticesinde, 0.50 promilin üzerinde alkollü olarak araç
kullandığı tespit edilen sürücüler hakkında, fiili bir suç oluştursa bile, 800
Türk Lirası idari para cezası verilir ve sürücü belgesi altı ay süreyle geri
alınır. Alkollü olarak araç kullanma
nedeniyle sürücü belgesi geri alınan kişiye, son ihlalin gerçekleştiği tarihten
itibaren geriye doğru beş yıl içinde; ikinci defasında 1.003 Türk Lirası idari
para cezası verilir ve sürücü belgeleri iki yıl süreyle alınır. Alkollü bir
şekilde trafikte üç veya üçten fazlasında yakalanma durumunda ise, 1.609 Türk
Lirası idari para cezası verilir ve sürücü belgeleri her seferinde beşer yıl
süreyle geri alınır. Sürücü belgelerinin herhangi bir nedenle geçici olarak
geri alınmış olması hâlinde belirtilen süreler, geçici alma süresinin bitiminde
başlar. Beş yıl içerisinde son ceza yediği tarihten itibaren sürücü belgeleri
ikici defa geri alınan sürücüler, İçişleri, Milli Eğitim ve Sağlık Bakanlıkları
tarafından çıkarılan yönetmelik gereğince sürücü davranışlarını geliştirme
eğitimine gönderilir.
Trafikte hususi araç sürücüler için 0.5
promil, ticari araç sürücüleri için 0.2 promil sınırı bulunmaktadır. Eğer,
trafikte alkollü bir şekilde yakalanan sürücünün promil değeri 1'in üzerinde
ise mahkemece kişiye dava açılır ve yargılananlar TCK 179. maddeye göre ceza
alır. Trafik cezaları e-devlet üzerinden, EGM resmi internet adresi üzerinden,
Gelir İdaresi Başkanlığının resmi internet adresi üzerinden ya da herhangi bir
PTT şubesine giderek sorgulatabilir. Ödeme işlemi Gelir İdaresi Başkanlığının
bir çevrimiçi hizmeti olan İnternet Vergi Dairesi aracılığıyla veya şahsen bir
vergi dairesine giderek yapılabilir. Alkollü araç kullanmaktan dolayı sürücü
belgeleri geri alınan sürücüler, Sürücü belgesine el koyan trafik birimine veya
en yakın trafik Denetleme Şube Müdürlüğü'ne alıkoyma süresinin bitiminde
dilekçe ile başvurarak sürücü belgelerini geri alabilirler.
Alkolün
vücuttaki bazı etkiler şunlardır;
1) Görüşü bulanıklaştırır.
2) Koordinasyon problemleri meydana getirir.
3) Aşırı tüketim halinde bilinç kaybına yol
açar.
4) Yüksek miktarda alınması ani kalp durmasına
yol açabilir.
5) Kan şekerini düşürür, vücuda aşırı
yorgunluk hali getirtir.
6) Konsantrasyonu engellemektedir. Siz, siz
olun asla alkol alıp trafiğe çıkmayın. Kendi canınızdan ziyade başka
kişilerinde can ve mal güvenliğine zarar vermiş olursunuz.
Halkın bu konuda bilinçlenmesi için öncelikle
bu konuda halk eğitilmeye çalışılmalıdır. Alkollü araç kullanmayla ilgili
tutumlar hakkında halkın bilinçlendirilmesi trafik güvenliğinin sağlanması
açısından uzun vadede etkili olan bir yöntemdir. Ayrıca 18 yaşından küçüklere
alkol satışı yasaklanarak, alkol kullanma yaşının yasalarla denetlenmesine
çalışılmalıdır. Bir sürücü alkollüyken
kaza yaparsa, sigorta şirketleri alkol nedeniyle meydana gelen kazalarda oluşan
hasarlar için sigortalıya ödeme yapmıyor. Kendinizin, beraberinizdekilerin ve
başkalarının hayatını tehlikeye atmamak için lütfen alkollü araç kullanmayın.