Trafik Adabı

                                                      TRAFİK ADABI

Türk Dil Kurumu, "adap" kelimesini "yol, yordam" olarak açıklamaktadır. Trafik; yayaların, hayvanların ve araçların kara yolları üzerindeki hal ve hareketleridir. Diğer bir ifadeyle motorlu ve motorsuz taşıtlarla insanlar ve hayvanlar arasındaki ilişkidir.  Trafik adabı, o topluluktaki ya da ülkedeki insanların trafik içinde bireysel ve birbirlerine karşı davranış şekilleridir. İnsanlar trafik içerisinde yaya, yolcu ve sürücü olarak değişik şekillerde yer almaktadırlar. Trafik kazaları ülkemizin en büyük sorunlarından maalesef biri olmaktadır. Kazaların büyük bir bölümünün insan hatasından kaynaklandığı için trafik kazalarının en aza indirilmesi için her türlü tedbirin alınması gerekmektedir. Bu tedbirlerin başında da eğitim gelmektedir. İnsana istendik davranışı kazandırmak ancak eğitimle mümkün olacaktır.

 

Sürücü, araç kullanırken yapacağı bir kural ihlalinin sonucunun sadece maddi cezası olduğunu düşünmemelidir. Trafik içinde yapacağı bir kural ihlalinde, kendi canını ya da sevdiklerinin canını tehlikeye attığının kesinlikle farkında olmalıdır. Bu farkındalığı kazanmak için yapılması gereken ise trafikteki bütün kuralları öğrenmektir. Bilgi olmadan asla farkındalık oluşmaz. Bu nedenle de bir sürücü adayı her bilgiyi özümsemeli, her kuralın altında yatan güvenlik gerekçelerini sorgulamalı, öğrenmelidir. Sorumluluk duygusuna sahip bir sürücü, sadece araç kullanmayı değil, aynı zamanda kendine hâkim olmayı da öğrenmelidir. Sürücü, trafik içindeki davranışlarının sorumluluğunu hem kendine hem de diğer yol kullanıcılarına karşı üstlenebilmelidir.

İnsana saygı, değer verme, dürüstlük, nezaket, güven gibi değerlerin araba kullanırken ya da yaya olarak trafiğin içindeyken de yaşama geçirilmesine ihtiyacımız var. Yaşamında belli değerleri tutarlı olarak koruyabilen insanlar, trafikte sürücü ya da yaya olsalar da durum değişmez. Belki bu durumun “güç” kavramıyla bağlantılı olduğu söylenebilir. Sürücüler trafikteyken dikkatlerini diğer sürücülerin yaptığı eylemlere tamamen odaklayarak, o eylemleri kendi şahıslarına yapılmış hareketler olarak algılayabilmektedirler. Hâlbuki araç sürücüleri birbirlerini tanımamakta, kendi ihtiyaçları çerçevesinde hedefe ulaşmaya çalışmaktadırlar.

 

 

 

Toplumda insanların birlikte yaşamasını sağlayan ve uyulması zorunlu olan bazı kurallar vardır. Bu kurallar yazılı ve yazısız olmak üzere ikiye ayrılır. Yazılı kurallar zamana ve ihtiyaca göre değişebilen hukuk kurallardır. Yazısız kurallar ise uzun yıllar içinde oluşan ve değişmeyen, bu nedenle toplumun her kesimi tarafından kabul edilen, benimsenen ve uygulanan kurallar bütünüdür. Yazılı kurallar ihtiyaçları gideren hukuk kuralları şeklindeyken, yazısız kurallar örf, adet ve geleneklerden meydana gelen kurallardır. Bu kuralların en önemli amacı ise toplumda belirli bir düzenin oluşması, insanların hak ve sorumluluklarının teminat altına alınması ve refah ortamının sağlanmasıdır.

Toplum huzurunu sağlamak ve insanların mutlu yaşamasını sağlamak için toplumun uyması gereken kurallara ihtiyacı vardır.  Bundan dolayı insan ihtiyaçlarına cevap veren ve onları önemseyen kuralların konulması ve yaşatılması gerekir. Trafik kuralları da insan hayatının önemsemesi sebebi ile yaşatılması ve uyulması gereken görevlerdendir. Trafikte yol kullanıcılarının birbirlerine karşı kaba ve saldırgan davranışları trafiği olumsuz etkilediği için bu tür tutum ve davranışlardan kaçınılmalıdır. Bencil davranışlardan da uzak durulmalıdır. Tedbirsiz, saygısız ve sorumsuz bir şekilde araç kullanan sürücüler kara yollarında birçok olumsuzluğu tetiklediği gibi kişilere zarar verecek şekilde yol kenarındaki su birikintilerine hızlı girip yayaları ıslatarak sorumluluk sahibi bir vatandaş ve sürücü olmadığını göstermektedirler. Trafiği tehlikeye sokarak can ve mal kaybına sebep olur. Ülke ekonomisine zarar verirler. Birçok insanın yaralanmasına ve sakat kalmasına böylece insanların mutsuz olmalarına neden olurlar. Kısacası ahlaklı ve iyi insanlar olabilmenin ön koşullarından biri de fedakârlık, duygudaşlık ve diğerkâmlık duygularımızı besleyerek bunları trafik ortamına aktarmaktır.

Trafikte adap kurallarına uymamız durumunda aşağıda sıralanan faydaları; İnsan davranışlarını kontrol altında tutar. Davranışlara sınırlama getirir. Böylece insanın hata yapma ihtimalini azaltır. Kurallar kişilerin hangi konularda özgür davranacaklarının yolunu açar. Haliyle yaptıklarından sorumlu tutar. Toplumda düzensizliği ve kargaşa ortamının oluşmasını engeller. Toplumun eğitim seviyesinin yükselmesinin yolunu açar. Toplumun huzur ve refah ortamının oluşmasını sağlar. Toplumda adaletin tesisini sağlar. Kültürel yozlaşmayı engeller. Manevi yıpranmalar ve psikolojik sorunları ortadan kaldırır.

 

 

Trafikte hiçbir zaman tek başınıza değilsiniz. Lütfen bunun bilincinde olarak hareket ediniz.  Trafik ortamını her zaman diğer yol kullanıcıları ile paylaşmak durumundasınız. Bu ortamda olumlu bir trafik adabı oluşturulmamışsa trafik güvenliğinin sağlanması asla mümkün olmayacaktır.